Günlük Plan
22 Haziran : Havana'nın Ritmine Kaptılmak
Küba'ya vardığımda beni Havana'nın coşkulu atmosferi karşıladı. Renkli binaları, klasik arabaları ve sokaklarda yankılanan salsa müziği ile bu şehir tam bir açık hava müzesi gibiydi. İlk durağım Devrim Meydanı oldu. Che Guevara ve Camilo Cienfuegos'un dev heykelleri önünde Küba Devrimi'nin ruhunu hissettim. Daha sonra Eski Havana'nın Arnavut kaldırımlı sokaklarında kayboldum. Katedral Meydanı'nda güneşlendim, El Floridita Bar'da Hemingway'in ayak izlerini takip ettim ve Malecón sahil şeridinde gün batımını izledim. Akşam yemeği için Casa de la Música'ya gidip canlı salsa müziği eşliğinde Küba mutfağının lezzetlerini tattım.
23 Haziran: Vinales Vadisi'nde Doğa ile Buluşma
İkinci gün Havana'dan ayrılarak Vinales Vadisi'ne doğru yola çıktım. Bu UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan vadi, yemyeşil tarlaları, karstik kayalıkları ve tütün tarlalarıyla adeta bir cennet köşesi gibiydi. Deines Vadisi'nde at biniciliği turu yaptım, Mogote tepelerine tırmanarak muhteşem manzaranın keyfini çıkardım ve Cueva del Indio Mağarası'nda yeraltı dünyasının gizemlerini keşfettim. Akşam yemeği için Finca La Escondida çiftliğine gidip taze ürünlerle hazırlanmış yöresel yemeklerin tadına baktım.
24 Haziran: Cienfuegos'ta Tarihe Yolculuk
Üçüncü gün Cienfuegos şehrine gittim. "Güneyin Paris'i" olarak da bilinen bu şehir, neoklasik mimarisi ve UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan tarihi merkeziyle beni büyüledi. Argos Tiyatrosu'nu ve José Martí Meydanı'nı gezdim, Paseo del Prado'da palmiye ağaçları arasında yürüdüm ve Jardín de la Reina parkında dinlendim. Akşam yemeği için Paladar La Bodeguita'ya gidip Küba'nın meşhur mojito kokteylinin tadına baktım.
25 Haziran: Varadero Plajlarında Rahatlama
Son günümü Varadero plajlarında güneşlenerek ve denizin tadını çıkararak geçirdim. Turkuaz sular, bembeyaz kumlar ve palmiye ağaçları burayı gerçek bir tropik cennet haline getirmiş. Playa Varadero'da yüzme ve güneşlenme keyfi yaşadım, Josone Park'ta tekne turu yaptım ve Dolphinarium'da yunuslarla yüzdüm. Akşam yemeği için La Casa del Chef restoranına gidip deniz ürünlerinin tadına baktım.
Küba'daki 4 günlük maceram sona ererken, bu adadan unutulmaz anılar ve eşsiz deneyimlerle ayrıldım. Küba'nın canlı kültürü, tarihi zenginliği ve doğal güzellikleri beni derinden etkiledi. Buraya tekrar gelmek için sabırsızlanıyorum!